|
Bahriye Nazırı Hasan Hüsnü Paşa’nın torunu Mualla Emine Danyeri Lyoen |
İstanbul / Muhabir TR
1923’te henüz 4 yaşındayken ailesiyle birlikte yurt dışına
çıkmak zorunda kalan ve Fransa’da zorluklar içinde yaşayan 1919 doğumlu Mualla
Emine Danyeri Lyoen, dönemin Bahriye Nazırı Hasan Hüsnü Paşa’nın torunu
olduğunu belirterek, kendi topraklarında ölmek istediği için döndüğünü söyledi.
Sultan 2. Abdülhamid’in soyundan gelen yeğeni Ayşe Adile Nami Osmanoğlu Tars ile
birlikte yaşayan Lyoen, “Şimdi Adana’dayım ve çok memnunum” dedi. Lyoen, Hasan
Hüsnü Paşa Türbesi’ne gömülmek istediğini söylüyor.
Doğan Haber Ajansı muhabiri Yusuf Baştuğ’un
Hürriyet’te
yayınlanan haberine göre, Fransa günlerini anlatan Mualla Emine Danyeri Lyoen, şöyle
konuştu:
“2 kız kardeşim vardı. Beraber Fransa’da büyüdük. Paris’te
yaşadık. Annem vefat etti, sonra büyükannem, babam, 2 kardeşim vefat etti ve
böylece yalnız kaldım. O zaman yalnızlık güç oldu. Fransız birisiyle evlendim
ve çalıştım. Uzun yıllar Arabistan Elçiliği’nde çalıştım. Fransız eşim de
maalesef 3 yıl önce öldü. Yine yalnız kaldım.”
Türkiye’de ölmek istedim
|
95 yıl sonra vatanına döndü |
Yaşadıklarını anlatırken duygulanan Lyoen, “Hiç çocuğum
olmadı. Çünkü 40 yaşında evlendim. Benim 3 yeğenim vardı. Yeğenim Mediha ve
Fethiye Hanım, benle meşgul olmadılar. Ama Adile Hanım, işlerimi tam yaptı.
Adile Hanım olmasaydı, vaziyetim çok kötü olacaktı. Adile Hanım, ‘Benimle
İstanbul’a gelir misin?’ dedi. Ben de hemen kabul ettim ve şimdi Adana’dayım ve
çok memnunum. O bana kızım gibi geliyor. Memleketimi görmeyi çok istiyordum.
Ölümüm bile toprağımın üstünde olsun. Çünkü bizim bir mezarlığımız vardı. O
mezarlıkta Hasan Hüsnü Paşa’nın mezarı vardı. O da ailesine mezar ayırtmış.
Benim de o mezarlıkta yerim var. Çünkü Hasan Hüsnü Paşa, annesine, babasına,
çocuklarına ve hizmetçilerine hep bu mezarlıkta yer ayırtmıştı” diye konuştu.
Ne olursa olsun, insanın kanı, kökü ağır basıyor
Sultan 2. Abdülhamid’in soyundan gelen ve Mualla Emine
Danyeri Lyoen’in yeğeni olan Ayşe Adile Nami Osmanoğlu Tars ise şunları
kaydetti:
|
Ayşe Adile Nami Osmanoğlu Tars ve Mualla Emine Danyeri Lyoen |
“Teyze, zaten ‘anne yarısı’ sayılıyor. Onun için bir evlâdın
yapması gerekeni yaptım. Eşi vefat ettikten sonra teyzem çok yalnız kaldı.
Fransız eşiyle teyzem, Türkiye’ye 2-3 defa gelmişti. İnsanın ne olursa olsun
kanı, kökü ağır basıyor. Yabancılar, hiçbir zaman bizim gibi ailelerine belki
de aynı şekilde sahip çıkmıyorlar. Çok yalnız kalınca teyzem, ben de sık sık
Fransa’ya gittim ve onunla ilgilenmeye başladım. Baktım, ben nasıl olsa Adana’da
yaşıyorum. Çevrem de var. O zaman niye teyzem benim yanımda olmasın?... En
sonunda eşimle beraber karar verdik; ona bu teklifi sunduk. Onun da zaten en
büyük isteği buydu. En büyük isteğiydi Hasan Hüsnü Paşa Türbesi’nde gömülmek.
Buraya gelince de baktı ki çok sempatik bir aile var. Bizi sevenler, onu da çok
seviyor. Hayata döndü. Şimdi ikinci baharını yaşıyor.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder